Enveriyye Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Hepimiz çocukluğumuzdan hatırlayacak olduğu gibi bu günlerde bu yaşlarda da “Kumbara” da para biriktirenler vardır muhakkak.
Mesela bendeniz. Elime geçen bozuk paraları kumbaramda biriktiririm.
Dolmuştan artanı veya marketten artanı kumbarama atarım kumbaram dolunca da onu çok keyifle açarım.
Bu bana mutluluk verir.
Bir kere tasarruf İslami bir gelenekten gelmektedir.
İsrafın haram olduğunu bildiren Rabbimiz. Bununla ilgili ayetlerinde şöyle buyurmaktadır.
Şüphe yok ki ALLAH, israf edenleri sevmez” (A’raf, 7/31),
“Onlar, harcadıklarında ne israf ne de cimrilik edenlerdir. Onların harcamaları, bu ikisi arası dengeli bir harcamadır” (Furkân 25/67).
Bu ayetlere göre Rabbimiz bizden ne cimri olmamızı ne de israf etmememizi emir buyurmaktadır.
Harcamalarımızı dengede tutmamızı bunun da bizim için daha hayırlı olacağını bildirmektedir.
Peygamberimiz SAV de bir Hadislerinde şöyle buyurmuştur.
“Allah, annelere hürmetsizlik etmeyi, kız çocukları diri diri gömmeyi ve (vermeniz gereken şeyleri) vermeyip (hakkınız olmayan şeyleri) almayı size haram kılmıştır. Dedikodu etmeyi, (anlamsız) çok soru sormayı ve malı israf etmeyi ise sizin için hoş karşılamamıştır.” (Buhârî, İstikrâz, 19)
Bu hadisten de anlaşılacağı üzere israf Müslümana yakışmayan bir davranış biçimidir.
Esas meselemiz “Kumbara” idi.
Değerli okurlarım.
Her insanın Ahiret günü açacağı bir manevi kumbarası olmalıdır.
Nedir bu manevi kumbara.
Evet manevi kumbara bizim çok da zahmet çekmeden elde edeceğimiz bir kazanç sistemidir.
Ana kaynağı Kelime-i Tevhittir. Kaynağın diğer gelirleri İsmi Celal ve Sela tu Selamdır.
Bizler normal hayatımızda yolda giderken, araç kullanırken, tarlada bağda, bahçede çalışırken, yemek yaparken, dikiş dikerken, hatta ders dinlerken hülasa-i kelam her ne yaparsak yapalım.
Dilimizden bu güzel sözleri eksik etmemeliyiz.
Bizler bunları zikrettikçe “Manevi Kumbaramız” dolacak. Allah’ın izniyle kıyamette kumbaralarımız açılacak ve ne kadar birikmişimiz varsa karşımıza çıkacaktır.
Yapmış olduğumuz günlük virdimizin dışında bu okuduğumuz sayısız zikirlerin sevabını bağışlamayıp Ahirete bırakalım.
Rabbim hiçbir ibadeti karşılıksız bırakmaz.
Bu kumbaramıza farklı birikimlerde katabiliriz. Mesela Sabah namazı sonrası gün doğduktan sonra 45 dakika sonra kılınacak olan İşrak namazı.
Öğlene en 2 saat kala kılınacak Duhhan (Kuşluk) namazı.
Akşam namazından sonra kılınacak evvabin namazı, (Tavsiye edilen 6 rekât) Gece yatmadan önce kılınacak olan Selat-ü leyl (Gece Namazı). Abdestli yatağa girmek.
Yatıp bir miktar uyuduktan sonra kılacak olduğumuz Teheccüt namazı.
Camiye girdiğimizde İtikafa niyet etmek veya iki rekât Tahiyyatı mescit namazı.
Öğlen ve Yatsı Namazlarının son sünnetlerini dörtle tamamlamak.
Bunlar hep bizim Manevi kumbaramızı zenginleştiren değerlerdir.
İnanıyorum ki, her kardeşimiz bu Ramazan da Manevi Kumbarasını epeyce doldurmuştur.
Ama yetmez ömrümüzün sonuna kadar bu haletleri yaşamaya ve yaşatmaya devam edeceğiz inşallah. Bu bizim için bize bahşedilen bir güzelliktir.
Bu vesile ile Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum.
Gazze’ye Selam Olsun, Filistin’e Selam olsun. Allah Müslümanların Yar ve Yardımcısı olsun İnşallah.
Allah’a emanet olunuz.
