HANIMLARA NASIL DAVRANMALI

Cemal Yıldız  HANIMLARA NASIL DAVRANMALI

Çok değerli okuyucular,

Bugün, aile geçimsizlikleri ile ilgili bazı sorulara Kur’an ve Sünnet ışığında cevap bulmaya çalışacağız.

Neden, insanlar evlenmeden önce bir birlerine karşı çok saygılı ama evlendikten sonra bu saygı ortadan kalkıyor.

Neden bazı eşler birbirlerini sevdikleri halde, geçimsiz durumdalar.

Boşanmalar neden son zamanlara nazaran daha çok arttı.

Bunun gibi bazı sorular aklıma takılmadı değil.

Değerli Kardeşlerim,

Aslında bütün bu ve buna benzer soruların cevabı hazır. İslam’ı yaşamadığımızdan kendimizi İslam’a değil İslam’ı kendimize uydurmaya çalıştığımızdan bu sorunlar oluyor.

İnandığınız gibi yaşamazsanız, yaşadığınız gibi inanırsınız Hş.

Peki, ne yapmak lazım.

Öncelikle, Peygamberimizin (sav) Veda Hutbesini baştan aşağı defalarca okumamız gerektiği kanaatindeyim.

Veda Hutbesinde Peygamberimiz şöyle buyuruyor.

Benden sonra size iki şey bırakıyorum.

Birincisi Allah cc. hunun gönderdiği Kuran diğeri benim Sünnetim. Bunlara uyarsanız mutlaka saadete, ulaşırsınız.

Gerçekten Peygamberimizin nasihatine kulak verecek olursak, saadete, mutluluğa, güzel günlere, ulaşmak mümkün.

Rabbim, Hz. Âdem Babamızı yarattı, Hz. Havva Annemizi de onun sol kaburga kemiğinden yarattı. Bundan dolayıdır ki hanımlar erkeklere nazaran çok daha naziktirler onlara şefkat ve sevgi ile yaklaşmak lazım, yoksa hemen kırılırlar. Bu husus da Peygamberimiz şöyle buyuruyor.

“Kadın kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Hep seni hoşnut edecek şekilde davranamaz. Eğer ondan faydalanmak istersen bu haliyle faydalanabilirsin. Şayet doğrultayım dersen kırarsın. Kadının kırılması da boşanmasıdır.” (Müslim, Radâ 59)

Bu hadisten de anlaşılacağı üzere, hanımların daha kırılgan ve nazik oldukları beyan edilmektedir.

Yine başka bir hadiste Peygamberimiz (sav)

“Bir kimse karısına kin beslemesin. Onun bir huyunu beğenmezse, bir başka huyunu beğenir.” (Müslim, Radâ, 61)

Bu hadisten de bizlerin, (erkeklerin) devamlı bardağın dolu tarafına bakmamız gerektiği anlaşılmaktadır. Yani siz hata aramaya kalkarsanız mutlaka bir hata bulursunuz. Bu da kavganın başlangıcı demektir.

Hani sözün başında dedik ya Peygamberimizi örnek almalıyız.

Resulullah (sav) eve geldiğinde mutlaka selam verir. Hatta evde kimse olmasa bile selam verirdi. Hanımların halini hatırını sorar onlarla muhabbet ederdi.

Bu hususta . Nur sûresi 61. âyet-i kerîme:
“Evlere girdiğiniz zaman Allah tarafından bereket ve güzel bir sağlık dileği olarak kendi (ev halkınıza kimse yoksa kendi kendi) nize selam verin.” Diye buyrulmaktadır.

Peygamberimiz Hz Enes’e:
“Ey oğulcuğum! Ailenin yanına girdiğinde selam ver, sana ve evdekilere selam ver.” Diye nasihatte bulunuyor.

Hanımımızın bir sıkıntısı olduğunda mutlaka ona ilgi göstermemiz onu önemsememiz. Ona mutluluk verecektir. Günümüzün insanı tabii ki hayat şartlarından dolayı çok yorulmakta, eşlerin her ikisi de çalışmaktadır. Burada çalışan hanımların, daha fazla yorulduğu kesindir.

İşten eve yorgun gelen hanım, çocuklarının ihtiyacını karşıladıktan sonra, eşinin de ihtiyacını karşılamaktadır. Dolayısı ile hanımlar daha zahmetli işler yapmaktadır. Erkeğin bu konularda daha duyarlı olması bazı ev işlerini üstlenmesi kadar normal ve sevap bir şey yoktur.

Kadınların kusurları varsa erkeğe o kusurları örtmek düşer.

Eşimiz bize günün yorgunluğunun getirmiş olduğu stresten dolayı sesini yükseltebilir, bizde ona karşılık verebiliriz. Arada günlerce süren bir dargınlık olabilir. Bunu bir çiçekle bertaraf edebiliriz.

Özür dilemek bir erdemliliktir.

Hanımlarımızdan kabahatli olduğumuzda özür dileyelim.

Çok sık olmasa da arada sırada bir buket çiçek alalım.

Onları elimizden geldiği kadar ara, sıra yemeğe çıkartalım.

Yemek yendiğinde “hanım ne güzel olmuş” eline sağlık diyelim.

Evde su içecek olduğumuz da suyu kendimiz alalım.

Çocuklarla ilgilenelim. Nihayetinde bu hanımlar, bizim çamaşırımızı yıkar, bize yemek yapar, söküğümüzü diker, evi temizler, misafirlerle ilgilenir, ütümüzü yapar, hasta olduğumuzda bize bakar, bütün bunları ve buna benzer şeyleri yapar, hiçbir ücret istemez. Daha ne olsun bize düşen teşekkür etmektir.

Kısacası hayatı paylaşalım. Sünnetullaha uygun yaşamaya çalışalım.

Biz düzelirsek eşimiz de düzelir. Bundan emi olun. Dünyada aile huzuru kadar insana mutluluk verecek bir şey yoktur.

Allaha emanet olun.

Cemal Yıldız

Yorum gönder

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.