Duyurular

MÜRŞİDİ KAMİLİ ZİYARET ADABI-2

MÜRŞİD-İ KAMİL ZİYARET ADABI-2

ABDESTLİ OLMAK

 

Çok değerli kardeşlerim.

Hepinizi Allahın selamı ile selamlıyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. İnişaallah.

Geçtiğimiz hafta Mürşidi kâmil bir insanı ziyarete giderken dikkat edeceğimiz bazı hususları çok güzel bir örnekle izah etmiştik. O, mübarek sahabelerimizden Münzirel Eçeş Hz.lerinin Resulullah efendimizi ziyarete giderken nasıl davrandığını yazmıştık.

Bu haftada yine örneklemelerle bu yazımıza devam edeceğiz.

Yüce Rabbim İnsanoğlunu yaratmış ve ona çok önemli bir görev vermiştir. O da Halifelik makamıdır. Yani Rabbini temsil. Onun emrettiklerini yaymak, anlatmak, insanları doğru ve iyi yola çağırmak. Bundan dolayı yüce Rabbim insanı en üstün varlık olarak belirtmiş hatta meleklerden daha da üstün olduğunu beyan etmiştir. Bundan hareketle din büyüklerimizde Kamil bir İnsanın değerini bakın nasıl izah etmişler;

 İmam Rabbani Hz.leri (k.s), bu ümmetin evliyasını bazen Kâbe’nin bile manen ziyaret ettiğini ve ondaki ilahi nurlardan bereketlenmek istediğini belirtmiştir.[1]

 İmam Gazzâlî (rah) de, bu ümmetin içinde Kâbe’nin ve göklerin kendisini tavaf ettiği kâmil insanların bulunduğuna işaret etmiştir.[2]

Kabenin bile ziyaret ettiği bir insanı, biz ziyarete gittiğimizde nasıl gitmeliyiz. Kabeye (Beytullaha) nasıl abdestsiz giremiyorsak Allahın sevgili bir kulu olan Mürşid-i Kamilleri de ziyarete giderken abdestli olmaya dikkat etmeli. Bu büyük İslam âlimlerinin sözlerinden bu anlaşılmaktadır.

Yine büyük evliyalardan, İmam Kuşeyri (k.s) demiştir ki: “ilk günlerimde, mürşidim Ebu Ali ed-Dakkâk’ın (rah.) yanına gittiğimde, muhakkak oruçlu olurdum ve bir gusül abdesti alırdım. Çoğu zaman medresenin kapısına gelir, Hazretin haşmet ve heybetinden dolayı, “Benim gibi birisi onun yanına giremez!” düşüncesiyle kapıdan geri dönerdim.

Değerli kardeşlerim,

Muhabbet’den edeb doğar. Hani ne demiş yine büyükler oğul, illa edeb, illa edeb.

 

Bunun için, Kâbe’yi de, kâmil insanı da ziyaret ederken, taşıdıkları ilahi şerefe hürmeten abdest almak gereklidir. Mümkünse gusül abdesti almalıdır. Bir mürşidin eli, abdestsiz olarak öpülebilir, ancak bu, bir zaruret anında olmalıdır. Yoksa abdest için imkân ve zaman varken lâkayd bir şekilde mürşidin elini öpüp geçmek edebe uygun değildir. İhmale dayanan bütün davranışlar müridi ve talebeyi zarara sokar. Edebi hafife almak kalbi dağıtır, hürmeti azaltır; feyzi keser. Hâlbuki muhabbet gevşeklik değil, edep ister. Edep, zillet değil, izzettir. Şereftir. Onurdur.

Değerli kardeşlerim. Bizlerde bu minval üzere olmamız gerektiği kanaatindeyim.

Her şeyin en güzelini Allah bilir. Allaha emanet olun.



[1] İmam Rabbanî, Mektubat, I, 209. Mektup

[2] Gazalî, İhyâ, II, 358

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.

Free WordPress Themes - Download High-quality Templates