Ey insanlar! Biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık. Soyunuz sopunuzla birbirinize karşı övünesiniz diye değil, birbirinizi tanıyıp kaynaşasınız diye sizi milletlere ve kabilelere ayırdık.
Allah katında en şerefliniz, Allah’a karşı saygısı, korkusu ve O’nun yasaklarından kaçınıp emirlerine itaati en yüksek olanınızdır. Hiç şüphesiz Allah, her şeyi hakkıyla bilir, her şeyden haberdardır. (Hucurat-13).
“Sizden biriniz kendisi için sevdiğini mü’min kardeşi için de sevmedikçe gerçek mü’min olamaz.” (Tirmizî, “Sıfatü’l-Kıyâme” 59)
*
“Mü’minler birbirlerini sevmede, birbirlerine karşı sevgi ve merhamet göstermede tek bir beden gibidir. O bedenin bir organı acı çektiği zaman, bedenin diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateş çekerler.” (Müslim, “Birr” 66)
*
“Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu (zalimlere de) teslim etmez. Kim din kardeşinin bir ihtiyacını giderirse, Allah da onun ihtiyacını giderir. Kim bir Müslüman’ın bir sıkıntısını giderirse, Allah da onun kıyamet sıkıntılarından birini giderir. Kim bir Müslümanın (kusurunu) örterse Allah da kıyamet günü onu örter.” (Müslim, “Birr” 58; Tirmizî, “Hudud” 3)
*
“Siz, iman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selâmı yayınız.” (Müslim, Îmân 93. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 131; Tirmizî, İsti‘zân 1; İbni Mâce, Mukaddime 6, Edeb 11)
Çok değerli okurlarım,
Günümüzün en eksik taraflarında bir tanesi de insanların dünyaya neden ve niçin gönderildiklerinden bi haber olmalarıdır.
Böyle olunca da hayatın zor olması da kaçınılmaz oluyor.
Etrafımıza baktığımızda tüm olumsuzluklar, yine kendi etrafımızda ki insanlardan kaynaklanmaktadır.
Öncelikle kan bağımızın olduğu anne, baba, amca, dayı, hala, teyze,amcaoğlu, dayı oğlu, kardeş, kız kardeş, kuzen kısacası akrabalar arası ilişkilerde kaynaklanmaktadır.
Yine bunun yanında kan bağımızın olmadığı komşu, arkadaş, yandaş, çevremizdeki insanlardan da bu olumsuzluklara katkı sağladığını görüyoruz.
Oysaki, Hucurat suresi 10ncu ayette Rabbimizin buyurduğu gibi” tüm müminler kardeştir.” İbaresi bizi bağlamalı ve hayatımıza yön vermelidir.
Ayetin devamında Rabbimiz kendinse saygılı olmamızı, ona karşı gelmememizin sonucunda Rahmetine kavuşacağımızı açıkça beyan etmektedir.
Acaba bizler bu ayetin veya ayetlerin neresindeyiz. Gün içerisinde bu ayeti ne kadar hatırlıyoruz.
Veya karşımızdakine yapacağımız bir olumsuzluk karşısında bu ayetleri hatırlayıp da beri durduğumuz oldu mu?.
Eğer olduysa biz kazandık ama yok olmadıysa kaybettik demektir.
Kardeşlik çok önemli bir müessese olduğundan dolayı Yüce Rabbimiz tüm müminleri kardeş ilan etmiş ve birbirleri üzerinde hakları olduğunu beyan etmiştir.
Televizyonlarda her akşam izliyoruz.
Özellikle trafik de çok yaşanıyor. Yol verdin vermedin kavgaları. Öyle kavgalar ki sonu karakolda ve hastanede biten kavgalar.
İnsanı Rabbimiz hata yapmaya meyilli olarak yaratmıştır. Hatta peygamberler bile önce “kul”durlar yani insandırlar. hata yapabilirler.
Ancak onların “İsmet” sıfatı vardır. Allah CC onların hata yapmalarına günah işlemelerine müsaade etmez.
Dolayısıyla insan hata yapar. Ama yaptığı hatayı da düzeltebilir.
Bu da çok basittir. “Özür dilerim-Yanlış yaptım Hakkınızı helal edin” dediğinizde olay bitmiştir.
Bu durum Müslüman kardeşlerin birbirinin üzerindeki haklarındandır.
Yani birbirimizin üzeride ki kardeşlik hukukumuzdur.
Bunun kaynağı da Kurandır. Bu hakkı bize Allah cc vermiştir.
Bu noktadan hareketle hiç bir insanın bir başka insana karşı üstün olmadığını aynı soydan geldiğini ifade eden Allah CC üstünlüğün “TAKVA” da oluğunu ifade etmiştir.
Takva da Allah CC tarafından bizlere vermiş olan kulluk görevlerini harfiyen ve hakkıyen yerine getirmekle olur.
Yine bu konuda Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa SAV Efendimizin hadislerine baktığımızda kardeşliğin ne kadar önemli olduğunu vurgulayan ve bu kardeşlik ilkelerinin uygulandığında tüm sorunları ortadan kaldıran bir iksir olduğunu beyan ediyor.
Cennete girmeyi iman etmeye imanı da birbirimizi sevmeye adeta endekslemiş. Yani biri olmadan bir diğeri de olmuyor.
O zaman kardeşlerim birbirimiz seveceğiz. Seveceğiz. Seveceğiz.
Başka şansımız yok. Birbirimiz sevmemiz de birbirimizin üzerindeki kardeşlik hukukundan kaynaklanıyor.
Eğer komşumuz açsa ve biz rahat uyuyabiliyorsak, bunun hesabı vereceğimiz kesindir.
Ya nasıl olacak?.
Komşumuz açsa biz rahat olamayız. Olmamalıyız.
Bizde rahatsız olmalıyız. Onun tok olması için gayret göstermeli en azında ekmeğimizi paylaşmalıyız.
Derdi ile dertlenmelidir. Bu durum da hukuki bir meseledir.
Evet günümüz kanunlarına bakıldığında hiç kimse komşusuna yardım elini uzatmağından dolayı yargılanamaz.
Ancak Allah CC hukukunda yargılanacağımız kesindir.
Tasavvufta bazı kurallar vardır. Bu kurallara uyulduğunda nefsin mertebeleri çifter basamak atlar gibi geçilir.
Bunlardan bir tanesi de “Seninki senin. Benimki de senin” tüm olaylara bu pencereden bakıp yarın Hakkın huzurunda hesap vereceğimizi asla unutmayalım.
Bizler iyi birer Müslüman olarak kendimiz için istemediğimiz bir şeyi bir başkası için de istememeliyiz.
Birbirimize sevgi ve merhamet beslemeliyiz. Bu duygularımızı ön plana çıkararak birbirimize karşı olan “kardeşlik hukukumuzu “ihlal etmeyelim lütfen.
Selam ve Dua ile Allaha emanet olunuz.
Cemal Yıldız 24.09.2025